‘Kayıp Direniş’ Kitabı ve Direnişi Tanımak…

“Kayıp Direniş” Bir Alptekin Dursunoğlu kitabı. Dursunoğlu Uzun yıllar Ortadoğu’yu yakından takip eden bu konuda çeşitli kitaplar yazan “Filistin Direnişini” inancının bir değeri olarak gören bir araştırmacı yazar. Söz konusu emperyalizm, Siyonizm ve Siyonist ırkçı rejim olunca tarafını gizlemeyen, direnişin yanında olduğunu her durum ve şartta vurgulayan bir yazar. Ancak bu tarafgirlik onu, olayları gerçekçi ve araştırmacı bir gözle irdelemekten alıkoymuyor.

“Kayıp Direniş” kitabının, ‘Direnişin Kayıp Anlatısı’ adlı üç bağımsız kitaptan oluşan dizinin birinci kitabı olduğunu kitabın arka kapak yazısından anlıyoruz.  

‘Kayıp Direniş’ YDY yayınları tarafından yayınlanmış 600 sayfalık hacimli bir kitap. Kitabın kalınlığı okuyucunun gözünü korkutmamalı akıcı üslubu ile kendini okutuyor. Bir araştırma kitabı olmasına rağmen bir öykü, bir roman tadında yazılmış. Sıkılmadan okuyacak, 600 sayfalık bir kitabı nasıl bu kadar kısa sürede bitirdim diye şaşıracaksınız.

‘Filistin Direnişi’ nin hangi tarihsel şartlarda nasıl oluştuğunu anlatmak için yola çıkan kitap bize aynı zamanda bölge ülkelerinin tarihini de sunuyor.

Siyonist ırkçı rejimin nasıl kurulduğunu, hangi şartlarda oluştuğunu okurken, Osmanlının Filistin politikasındaki bilmediklerinizi öğreneceksiniz. Osmanlı Devleti, doğru bir kararla Filistin’e Yahudi göçünü yasaklayan bir kanun çıkarmıştı. Ancak Osmanlı yetkililerinin kendi çıkardığı yasalara uymayarak Siyonistlerin, binlerce Yahudi siyonistin Filistin’e yerleşmesine izin vererek ırkçı İsrail’in kuruluşuna nasıl zemin hazırladıklarını göreceksiniz.

Kitabı okurken Irak, Suriye ve Ürdün gibi ülkelerin kuruluş süreçlerini ve Osmanlı’ya karşı İngilizlerle işbirliği yapan Şerif Hüseyin ve Faysal gibi Arap liderlerin Haim Weizmann’la anlaşma yaparak iktidarları için Filistin’i siyonistlerle paylaşmaya hazır olduklarını öğreneceksiniz.

1914-1967 alt başlığı ile çıkan kitap, 1914-1967 arasındaki birinci dünya savaşı sonrası oluşan manda yönetimleri ve bölgeye sömürgeci müdahaleleri, BM de alınan oldubitti ve hukuksuz kararlar ile bir halkın, Filistin halkının toraklarının nasıl gasp edilerek, göçlerle oluşturulan Siyonist bir kitleye peşkeş çekildiğini okuyan her okuyucuya gösteriyor.

Alptekin Dursunoğlu ‘Kayıp Direniş’ kitabında sadece direnişin tarihini değil Filistin sorunu noktasında Amerika- Rusya, İngiltere, Fransa başta olmak üzere küresel güçlerle, Türkiye dahil bölge ülkelerinin arasında yaşanan olaylardan yola çıkarak, bu ilişkilerin dinamiklerini Filistin meselesine yansımalarını etraflı bir şekilde ortaya koyuyor. Böylece söz konusu ülkelerin çok yüzlü tavırlarını ve gerçek niyetlerini de anlamış oluyorsunuz.

Direnişi ve Direniş Ekseni’ni tanımak, bölge ülkelerinin Filistin direnişi ve Siyonist İsrail konusunda gerçek yüzlerini görmek ve bölgenin tarihi hakkında yeterli ve gerekli bilgilere sahip olmak istiyorsanız bu güzel kitabı mutlaka okumalısınız.

Filistin meselesi İslam dünyasının, dünya Müslümanlarının en çok konuştukları, en çok üzerinden kahramanlıklar ürettikleri ve en çok suistimal ettikleri bir konu. Birilerini övmek içinde kötülemek içinde Filistin meselesini konuşuyoruz. Ancak bu sorunu öğrenmek için doğrusu çok bir çabada sarf etmiyoruz.

İşte ‘Kayıp Direniş’ kitabı bize Filistin meselesini enine boyuna öğrenme imkanı sunuyor.

Filistin sorunu çözümü için bugün İslam dünyasında iki yaklaşım var. Biri Direniş cephesi ki, İsrail’i devlet olarak tanımadığını ve denizden nehire bütün Filistin’in kurtuluşu için İsrail’e karşı direnişi esas alan bir mücadeleyi dillendiriyor. Hamas, İslami Cihad ve Hizbullah direniş cephesinin ilk akla gelen temsilcileri.

Diğeri ise İsrail’i devlet olarak tanıyan Filistin toraklarında iki devletli bir çözümü söyleyen işgalci rejimle müzakere ve anlaşmalarla Filistin sorununa çözüm arayan FKÖ, Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye gibi ülkelerin ileri sürdüğü çözüm arayışı.

Bu uzlaşmacı anlayış şimdiye kadar direndik çözüm üretemedik onun için çözümü müzakerelerde arayalım iddiasında ancak ‘Kayıp Direniş’ kitabı, sanılanın aksine bölge ülkeleri ve FKÖ liderliğinin, emperyalist güçlere ve İsrail’e karşı direnip savaşı kaybettikleri için Filistin’i kaybetmediğini tam aksine hiç direnmedikleri için kaybettiklerini delilleri ile ve net bir şekilde ortaya koyuyor.

“Kayıp Direniş” kitabı 10 bölümden oluşuyor.

Yazar önsözde kitabın bir anlamda yazılış hikayesini anlatmış. Girişte bölgeye dış müdahale şartlarının oluşmasındaki yerli aktörlerin rolünü, günümüzde yaşanan olaylarla da örneklendirilerek aktarılmış. 

1. Bölüm Nakba’yı büyük felaketi oluşturan şartları anlatıyor. Filistin toprakları işgal edilmeden bölge insanının öncelikle zihinlerinin işgali örneklerle ortaya konuluyor.

2. Bölümde Siyonist hareketin doğuşunu ve Siyonizm birçok boyutu ile irdeleniyor

3. Bölümde Siyonist hareketin kuruluşu, Osmanlı halifesi II. Abdulhamid’in Siyonistlerle ilişkisi,

4. Bölümde Filistin topraklarının Osmanlıdan çıkışı İngilizlere armağan edilişinin hikayesi,

5. Bölümde Filistin’de İngiliz manda yönetiminin kuruluşu ve bu dönemdeki direniş çabaları anlatılıyor.

6. Bölümde Sovyetlerin Siyonizm, Filistin konusunda ve İsrail rejiminin kuruluşundaki tavrı irdeleniyor.

7. Bölümde Filistin sorununa sözde çözüm arama çalışmalarında Siyonist ırkçı İsrail rejimin kuruluşuna giden süreç ve 1948 savaşı,

8. Bölümde bölge ülkeleri özellikle Mısır, Irak,  ve Suriye devletlerinin kuruluş süreçleri ve Filistin meselesindeki tavırları,

9. Bölümde bölge ülkelerindeki değişim darbe süreçleri ve değişen yeni rejimlerin Filistin konusundaki tavırları,

10. Bölüm 1967 savaşı, 67 savaşının kaybediliş nedenleri ve sonuçları anlatılmış.

“Kayıp Direniş” kitabında olaylar, şahitlerin hatıralarından, karşılaştırmalı araştırma ile test edilerek aktarılıyor. 600 sayfalık bu kitapta burada zikredemediğim daha birçok konu ayrıntılı bir şekilde ince bir işçilik ve titiz bir araştırma ile anlatılıyor.  

“Kayıp Direniş” kitabında belgeleriyle cevap bulacağınız yüzlerce sorudan bazıları şunlar:

Yabancı güçler bölgeye kimlerin işbirliği ile müdahale ediyor? Şerif Hüseyin kimdir, günümüzde onun rolünü kimler oynuyor? Bölge liderleri, işgalcileri neden müttefik olarak görüyor?

Yahudiler gerçekten bir millet mi? Yahudi milleti ne zaman icat edildi? Siyonistlere göre Yahudilik bir din mi? Filistin gerçekten Yahudilerin ana yurdu mu?

II. Abdülhamid Siyonistlerle mücadele mi etti yoksa onlarla işbirliği mi yaptı? Siyonistler Filistin’de en çok Osmanlı döneminde mi İngiliz döneminde mi toprak satın aldı?

Filistinliler gerçekten topraklarını mı sattı? İsrail, Filistinliler toprak sattığı için mi kuruldu? Toprak satanlar kimlerdi?  

Fransa Filistin’i neden istemedi? İngilizler Filistin’i Siyonistlere vermek için mi işgal etti? İngilizlere Hâşimîler mi daha çok hizmet etti Siyonistler mi?

İngiliz yönetici Siyonist Herbert Samuel Hacı Emin el-Hüseyni’yi neden Kudüs müftüsü tayin etti? Hacı Emin el-Hüseynî, bir direniş lideri miydi?

Emperyalizm karşıtı bilinç neden II. Dünya Savaşı’ndan sonra gelişmeye başladı? Araplar 1948 Savaşı’nı neden kaybetti?

Sovyetler Birliği neden Siyonist hareketi destekledi? Stalin’in desteği olmasa İsrail kurulabilir miydi?[1]

Kitabın yazarı Alptekin Dursunoğlu’nu bu güzel kitabından dolayı tebrik ediyorum. Bu kitap bence büyük bir boşluğu dolduruyor. Serinin diğer iki kitabı da çıktığında Filistin direnişinin doğru anlaşılmasında çok büyük bir katkısı olacaktır.  

Filistin konusunda duyarlı olan yada Filistin meselesini merak eden herkese de bu kitabı kesinlikle tavsiye ediyorum, mutlaka okunmalı diyorum.

“Kayıp Direniş” Kitabı internet sitelerinde sizi bekliyor…

Önsöz Yayıncılıktan Sipariş vermek için tıklayın…

https://onsozyayincilik.com.tr/urun?product_id=3927

Kitap Yurdundan Spariş vermek için tıklayın...

https://www.kitapyurdu.com/kitap/kayip-direnis-19141967--/659084.html&publisher_id=11356

[1] Kitabın arka kapak yazısından…

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ramazan Deveci - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.

03

Mi̇lli̇ Görüşcü - • -İslam’ın, Kur’an-ı Kerim ve şanı yüce Peygamberimizin asıl düşmanı süper güçler, bilhassa Amerika’yla onun şirret çocuğu İsrail’dir.

• -İslami ülkede Allah’ın kanunu egemen olmalıdır ve Allah’ın kanunundan başka hiçbir şeyin egemenliği yoktur.

• -İslam devleti kanun devletidir, yani ilahi kanun, Kur’an ve sünnet kanunu. Devleti de kanuna bağlı devlettir.

• -Hükumet ve adamları milletin hizmetkarıdırlar, efendisi değil.

• -Herkes bilmelidir ki büyük devletlerin İsrail’i kurmalarının amacı, sırf Filistin’in işgali değildir; onların amacı bütün arap ülkelerini, Allah korusun, Filistin’in kaderine uğratmaktır.

• -Dünya Müslümanları Kudüs Günü’nü bütün Müslümanların günü, hatta bütün mustazafların günü bilmelidirler.

• -Şu aptalca “Büyük İsrail” hayali onları hr cinayete sürükler.

• -Süper güçlere asla güvenimiz yoktur; o kadar ki, artık doğru bir şey dahi söyleyecek olsalar, kendi çıkarları icabı ve milleti oyuna getirmek için söylediklerine inanırız.

• -Sömürücü devletlerin asıl gayesi Kur’an’ı, İslam’ı ve İslam ulemasını yok etmektir.

• -Ateşli ve ateşsiz silahlarınızı, yani kalem, söz ve makinalı tüfeklerinizin namlusunu birbirinize değil, insanlık düşmanlarına ve onların başında gelen Amerika’ya çevirin.

• -Amerika’nın bizi övdüğü gün matem tutmak gerekir.

• -Biz diyoruz ki: Şirk ve küfür var oldukça mücadele de vardır ve mücadele var oldukça biz de varız.

• -Savaş meydanında sayıca az olmaktan korkmayın, şehid olmaktan korkmayın; insanın gaye ve inancı ne kadar büyük ve azametli olursa, o miktarda zahmet ve zorluğa da katlanması gerekir.

• -Asker çıkarırız diye korkutmaya çalışmayın bizi; sizin askerlerinize mezar ederiz burayı.

• -Gönüllü Seferberler Ordusu (Besic), yalınayak yoksulların miykadı ve tertemiz İslami düşüncenin miracıdır; onda eğitilenler namı “adsız” kahraman ve diyarı meçhul askerlerdir.

• -Keşke ben de bir İslam İnkılabı Muhafızı olsaydım.

• -Şaban-ı Muazzam’ın mübarek üçüncü günü (Hz. Hüseyin’in doğum günü) “İslam İnkılabı Muha

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 27 Eylül 11:42
02

Mi̇lli̇ Görüşcü - "8 milyonluk İsrail için, 1,5 milyar Müslüman ebabil bekliyorsa; ebabiller gelse israili değil bizi taşlar.. "

N. Erbakan

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 27 Eylül 11:34
01

Mi̇lli̇ Görüşcü - Filistin’e Türk askeri! İşte o karar!

Adnan Öksüz

MİLLİ GAZETE

Farkında mısınız; terör devleti İsrail’in Filistin’deki işgal ve zulmünü engellemek için, Millî Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan, 54. Hükümet’in başbakanı olarak son derece ehemmiyetli bir karar aldı.

Bu karar Resmi Gazete’de yayımlandı.

Peki, neydi o karar? Bakalım;

“Türkiye Tarafından Hebron (El-Halil)’a Askeri Personel Gönderilmesi Hususunda Hükümetin Yetkili Kılınması İçin, Anayasa’nın 92’nci Maddesine Göre İzin Verilmesine Dair”

Karar No: 487, Karar Tarihi 20.2.1997

(Resmi Gazete ile yayımı: 22.2.1997, Sayı: 22913)

“Hebron (El-Halil)’un Filistin Ulusal Yönetimi’ne devrinden sonra uluslararası gözlemcilik görevini üstlenmek üzere Türkiye, Danimarka, İtalya, İsveç, İsviçre ve Norveç tarafından oluşturulacak mevcudiyet hakkında, adı geçen ülkeler arasında 30 Ocak 1997 tarihinde Oslo’da imzalanan ve 4/2/1997 tarihli ve 97/9075 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanan “Hebron’da Geçici Uluslararası Mevcudiyet

Kurulması Hakkında Anlayış Muhtırası’nda ve “İsrail ile Filistin Ulusal Yönetimi’ne Tevdi Edilecek Mektup”ta belirtilen kurallar ve amaçlar çerçevesinde görev yapmak üzere Türkiye tarafından Hebron (El-Halil)’a askeri personel gönderilmesi,

Söz konusu Anlayış Muhtırası uyarınca mevcudiyetin görev süresinin üç ay olması, İsrail ve Filistin Ulusal Yönetimi’nin farklı bir süre üzerinde mutabık kalmamaları halinde üç aylık sürelerle uzatılması,

Hususunda Hükümetin yetkili kılınması için Anayasa’nın 92’nci maddesine göre izin verilmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 20.2.1997 tarihli 59’uncu Birleşiminde kararlaştırılmıştır.”

Bu Karara Ait Tutanaklar; (Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cilt 21, Birleşim 59, Sayfa 88: 109)

AMA BİR DAKİKA EY OKUR! BURAYA DİKKAT!

Erbakan Hoca’mızın Filistin’e asker gönderme kararının hemen ardından, son derece dikkat çeken gelişmeleri de kayıtlara geçirelim;

1) Başbakan Erbakan imzasıyla, Filistin’

İSRAİL GÜÇTEN ANLAR PROF DR NECMEDDİN ERBAKAN

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 27 Eylül 10:59