AGD ve MGV Genel Başkanı Salih Turhan, Türkiye’nin sorunlarına ilişkin konuştu.
AGD Üniversite Komisyon Ara Dönem Kampı’nda konuşan Turhan, amaçlarının birilerini eleştirmek değil, durum tespiti yaparak çözümü aramak olduğunu söyleyerek, “Ülkemizde eğitim sisteminin ve adalet mekanizmasının işleyişinde yaşanılan sıkıntılar devam ediyor. Kentsel dönüşümünün, göçün, büyük sermayenin nüfuzunun, AVM’lerin çığ gibi büyüyüşünün mahallenin dokusundan aile yapısına kadar olumsuz etkileri her geçen gün daha da hissediliyor. Bankacılık ve kredi sisteminin kötülükleri neredeyse bütün sofralara sirayet etmiş. Uyuşturucu ile tanışma yaşı 10’na düşmüş. Cezaevleri tıka basa dolu. Adalet sarayları pazaryeri kalabalığını aratmıyor. Boşanma oranları hızla artıyor” ifadelerinde bulundu.
Üniversite Komisyonu’nun Ara Dönem Kampı’nı ziyaret eden AGD ve MGV Genel Başkanı Salih Turhan, Türkiye’nin ve gençliğin sorunlarına dikkat çekti.
“Genç işsizlik oranları son yılların en yüksek seviyelerinde seyrediyor” diyen Turhan, “İntiharlar devam ediyor. Göllerimizin, akarsularımızın, derelerimizin biyolojik çeşitliliği hızla azalıyor. Hayvan ve bitki topluluklarımızı hızla yitiriyoruz. Diğer taraftan farkında olarak ya da olmayarak ülkemizde ırkçılık ve mezhepçilik birlikteliğe zarar verecek boyutlarda seyretmektedir” dedi.
GÜCÜ ELİNDE BULUNDURANLAR YERYÜZÜNÜ DİZAYN EDİYOR
“Bizler yaşadığımız zaman diliminden ve yeryüzü coğrafyasının tamamından hesaba çekileceğimize inanıyoruz” diyen Turhan, şu şekilde devam etti:
“Zerre kadar iyilik ve zerre kadar kötülükten hesaba çekileceğimize inanıyoruz. Yaşadığımız beldeden, bölgeden, ülkeden, İslam coğrafyasından ve tüm yeryüzünden sorumluyuz. İnsan varlığından, bitkilerden, hayvanlardan, topraktan, sudan ve havadan sorumluyuz. Güncel her gelişme karşısında savrulan bir kişinin istikameti belli değildir. Şimdi bir dünya haritasını elimize alalım ve bakalım. Haritadaki renkler, yazılar, çizgiler bize insanı anlatmıyor. Önce şunu bileceğiz. Ne ABD’de de yaşayan herkes varlıklı ve zalimdir ne de bir Afrika ülkesinde yaşan herkes yoksul ve mazlumdur. Ancak bazı ülkeler belirgin bir şekilde diğerlerinden çok daha güçlü ve varlıklıdır. Bu o ülkelerin bulunduğu coğrafyaların yaşama daha elverişli olmasıyla ilintili değil, bilakis o ülkelerin yeryüzündeki tüm yaşam kaynaklarını sömürüyor oluşuyla ilintilidir. Bu sömürünün kaynağı iyi okunmalıdır. Gücü elinde bulunduran yeryüzünü dizayn etmektedir.”
ADALET SARAYLARI PAZARYERİNİ ARATMIYOR!
Amaçlarının birilerini eleştirmek değil, durum tespiti yaparak çözümü aramak olduğunun altını çizen Turhan, “Ülkemizde eğitim sisteminin ve adalet mekanizmasının işleyişinde yaşanılan sıkıntılar devam ediyor. Kentsel dönüşümünün, göçün, büyük sermayenin nüfuzunun, AVM’lerin çığ gibi büyüyüşünün mahallenin dokusundan aile yapısına kadar olumsuz etkileri her geçen gün daha da hissediliyor. Bankacılık ve kredi sisteminin kötülükleri neredeyse bütün sofralara sirayet etmiş. Uyuşturucu ile tanışma yaşı 10’na düşmüş. Cezaevleri tıka basa dolu. Adalet sarayları pazaryeri kalabalığını aratmıyor. Boşanma oranları hızla artıyor, tek ebeveynli aileler hızla artıyor. Genç işsizlik oranları son yılların en yüksek seviyelerinde seyrediyor. İntiharlar devam ediyor. Göllerimizin, akarsularımızın, derelerimizin biyolojik çeşitliliği hızla azalıyor. Faunamızı (hayvan topluluklarımız) ve floramızı (bitki topluluklarımızı) hızla yitiriyoruz. Diğer taraftan farkında olarak ya da olmayarak ülkemizde ırkçılık ve mezhepçilik birlikteliğe zarar verecek boyutlarda seyretmektedir” dedi.
DEVLETİ DE İNSANI AYAKTA TUTAN ADALETTİR
Adaletin mülkün temeli olduğunu hatırlatan Turhan şunları kaydetti:
“ Mülk ise yönetimdir. Toprağı da devleti de insanı da ülkeyi de elde ve ayakta tutan adalettir. Mülkün, yönetimin temelinde adalet vardır. Adaletin temelinde de doğru inanç, doğru düşünme, erdem ve fazilet vardır. Biz erdemli ve faziletli bir topluluk olmaya mecburuz. Erdem ve faziletlerimizi yitirirsek adaleti de tesis edemeyiz. Allah’a inanan, O’nun ebediliğine inanan, Allah’ın kulu olup insanlara kul olmayan bir topluluk, nefsin doğurduğu putların peşinden koşmaz. Nefis terbiyesi bu yüzden önemlidir. Nefsinin arzularının peşinden koşmayan bir topluluk ancak adaleti tesis edebilir. Farabi, ‘İslam sitesi, erdem sitesidir’ demiştir. İslam’ın getirdiği tüm değerler fazilet üzerine kurulmuştur.”
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.