Bir grup akademisyen tarafından hazırlanan ve Aile Bakanlığına da gönderilen değerlendirme raporunda çarpıcı veriler yer aldı. Son 10 yılda evlenenlerin yüzde 10 azaldığının, boşanmaların ise yüzde 30 arttığının vurgulandığı raporda, bu gidişe bir an evvel “DUR” denmesi gerektiğinin altı çizildi. Raporda, “Kadını koruma” bahanesiyle ortaya konulan düzenlemelerin kadına şiddeti arttırdığına da vurgu yapıldı.
“Kadını koruma” adı altında ortaya konulan 6284 Sayılı Kanun’un ve Batı patentli İstanbul Sözleşmesi’nin yol açtığı felâketlere dikkat çekilen değerlendirme raporunda, boşanma sayılarındaki patlamaya dikkat çekildi.
1.5 milyon çiftin yuvası yıkıldı
2009 yılında 114 bin olan boşanma sayısının 2018’de 130 bini aştığının vurgulandığı değerlendirme raporunda, “Bu gidiş, bir çöküşe işaret etmektedir!” vurgusu dikkat çekti.
Son on yılda 1 milyon 500 bine yakın çiftin yuvasının yıkıldığına vurgu yapılan raporda, “Sayın Cumhurbaşkanı, ‘en üz üç çocuk’ çağrısında bulunurken, yuvaların hızla yıkılıyor ve evlenmelerin de hızla azalıyor olmasının üzerinde durulmadığı” tespitine yer verildi.
Son 10 yılda evlenen çift sayısı müthiş geriledi
TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) verilerinin kullanıldığı değerlendirme raporunda, son 10 yılda evlenen çift sayısının yüzde 10 oranında azaldığına işaret edildi.
Nüfusun yaklaşık yüzde 14 oranında arttığı bir dönemde, evlenenlerin sayısının yüzde 10 oranında azalmasının “felakete gidiş” olarak nitelendirildiği değerlendirme raporunda şu ifadeler yer aldı:
“Evlilik oranları azalmasaydı, 2017 itibarıyla 570 bin olan evlilik sayısının en az 740 bin olması gerekirdi. Bir yandan evlilikler hızla azalıyor, diğer yandan da boşanmalar hızla artıyor. Demek ki, bir yerlerde yanlış var. Bu yanlışın en önemli kaynakları, 6284 Sayılı Kanunun ve Faşist Batı patentli İstanbul Sözleşmesi’dir. Evlenenlerin dörtte birinin yeniden boşandığı bu tablonun en büyük mağduru çocuklarımız ve gençlerimizdir. Geleceğimizi nasıl kurguluyoruz, hangi zeminde ilerliyoruz?”
Değerlendirme raporunda, 6284 sayılı kanunun uygulamaya konulduğu günden bu güne kadına şiddet ve kadın cinayeti vakalarının da hızla arttığı belirtilerek, “Kadını koruyoruz!” söylem ve iddiasını rakamların yalanladığı vurgulandı ve “Faşist Batı Zihniyeti’nin ürünü” İstanbul Sözleşmesi’ne ve 6284’e son verilmesi çağrısında bulunuldu.
Raporda, bu alanda çalışan bazı sivil toplum örgütlerinin ortaya koydukları, “Evlilik Okulu”, “Aile Danışmanlığı Müessesesi”, “Aile Merkezleri” gibi uygulamaların faydalı olacağına vurgu yapıldı.
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.