İslamî Analiz/Haber Merkezi
İsrail Savunma Bakanı Moşe Yalon, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in şu anda Suriye’nin %25’ine hükmettiğini iddia etti. Söz konusu bölgenin ‘Alevistan’ devletçiği olarak isimlendirildiğini ve Şam’ı da içerisine alacak şekilde sahil şehirlerini kapsadığını söyleyen Yalon, ‘devrimciler/isyancılar’ın ise İsrail’e komşu olan ve Esed’in elinde bulunan Golan Tepelerini ele geçirmeye çalıştığını belirtti.
Yahudilerin Sukot Bayramı münasebetiyle Haaretz Gazetesi’nin İbranice sayfasına demeç veren Siyonist bakan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“IŞİD Suriye’nin doğusuna hükmediyor. Suriye’nin kuzeyinde ise Kürtlerin özerk yönetimi var. Diğer yandan Nusra gibi El-Kaide’ye bağlı Sünni grupların Golan’a girmesi bizi endişelendiriyor olsa da, İsrail ordusu bölgeye hükmetmeyi başarıyor.
Ayrıca Nusra Cephesi’nin yanı sıra bölgede ılımlı bir grup olan Özgür Suriye Ordusu var. Bu ılımlı örgütün hâkimiyeti altındaki bölgelere İsrail hastanelerinde tedavi edilmek, battaniye ve kışa hazırlık için bazı malzemelerin dağıtılması, çocuk maması yardımı gibi çeşitli insani yardımlar yapıldı.
Bu yardımların tamamı Özgür Suriye Ordusu’nun Suriye-İsrail sınırına aşırı grupların yaklaşmasına izin vermemesi şartıyla yapıldı.
Öte yandan güneyde Filistinli direniş gruplarıyla ateşkes ilan edilmesinden hemen sonra kuzey cephesi çeşitli çatışmalara sahne oldu. Geçtiğimiz 23 Eylül tarihinde Suriye’ye ait bir savaş uçağı düşürülürken, iki İsrail askeri de Hizbullah’ın Şeba Çiftlikleri civarında düzenlediği operasyon sonucunda yaralandı.
Hizbullah İsrail’in tahmininden çok daha fazla kendisine güveniyor. Öyle ki, Hizbullah hem Suriye cephesinde hem de Lübnan cephesinde kendisine göre yeni kurallar getiriyor. Hizbullah İsrail’in kontrolü altındaki bölgelere saldırı düzenledikten sonra sorumluluğu İsrail ordusuna yükleme cesaretini gösterebiliyor. Daha önceden Suriye Devleti, Hizbullah’ı İsrail’e karşı askeri operasyonlar düzenleyebilmesi ve bu esnada sorumluluk üstlenmeye mecbur kalmaması için savunurdu. Şimdi de Hizbullah aynı üslubu Golan’da kullanıyor. Hizbullah Suriye ordusuna bağlı milisleri İsrail karşıtı operasyonlar düzenlemek için teşvik ediyor. Üstelik bu milisler bir yanda Suriye rejiminden diğer yanda da İran Devrim Muhafızlarından emir alıyorlar.
Hizbullah’ın son olarak İsrail ordusuna karşı düzenlediği operasyon, beklentileri büyük bir operasyondu. İsrail’in bu operasyon karşısında tavizsiz bir yöntem izlemesi, ancak aynı zamanda sessizliği ve uyanıklığı elden bırakmaması gerekiyor.”
Ayrıca İsrail İstihbaratı’nın, tehlikenin tırmanması ve böylece İsrailli askerlerin büyük bir çoğunluğunun öldürülmesi ihtimaline karşın Hizbullah’la ilgili hazırlığını azalttığı yönündeki iddiaları reddeden Yalon “Hizbullah savaşçıları Suriye’de ya da Irak’ta bunu istedikleri için savaşmıyorlar. Savaşıyorlar, çünkü Hizbullah’a emri İran İslam Cumhuriyeti veriyor. Diğer yandan Hizbullah Lübnan’da özellikle de Bekaa bölgesinde aşırı Sünni gruplara karşı yürüttüğü mücadeleyle meşgul duruma geldi. Hizbullah, İsrail haricinde başka sorunlarla da meşgul… Sonuç olarak Hizbullah’ın gerginliği tırmandırmadan önce bu gerginliğin kendisinin çıkarına olup olmadığını göz önünde bulundurması gerekiyor” dedi.
Ayrıca Moşe Yalon Filistin Devleti’nin kurulması talebini reddettiğini bir kez daha ifade etti ve silahsızlandırılmış özerk hükümet kurulmasını önerdi.
İsrail’de yayın yapan“Israel Hayom” gazetesine de röportaj veren Yalon, “Silahsızlandırılmış özerk bir hükümet haricinde topraklarımızda bir Filistin devletinin kurulması asla mümkün değildir” dedi.
Yalon sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail’in Filistinlilerle beraber çözüm üretmeye değil savaşmaya hazırlıklı olan karadan ve havadan güvenilir bir yönetim oluşturması gerekiyor.
Filistinliler İsrail’in yıkılmasını istiyorlar. İsrail’in 1967’deki sınırına çekilmesiyle de yetinmiyorlar. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas barış planına ortak olmuyor. Bilakis çatışmanın yönetilmesinden yana oluyor. Ayrıca Mahmud Abbas şu ana kadar asla İsrail Devleti’nin Yahudiliğini tanımadı.
Diğer yandan İsrail’in Batı Şeria’da Amerika ve Avrupa’nın baskıları sebebiyle inşaatla ilgili düzenlemeleri hafiflettiğini de söylemeliyiz. ABD’yle İsrail arasında İran, Filistin ve bunun gibi Ortadoğu’yu ilgilendiren bazı meseleler etrafında görüş farklılıkları bulunuyor. Ancak iki ülke arasındaki ortak çıkarlar farklılıklardan daha ağır basıyor.”
Yalon’un açıklamaları Avrupa’dan Filistin’in tanınması hususuna önem veriliyor olmasının üzerine geldi. Son olarak İsveç Filistin’i tanımaya kesin karar verdiklerini açıklamıştı. İngiltere Parlamentosunda da dün (Salı günü) ezici bir çoğunluk tarafından Filistin devletinin tanınması yönünde hükümete çağrı yapılmıştı.
Ayrıca İtalya Dışişleri Bakanı Federica Mogerena da dün yaptığı açıklamada, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’a “acilen Filistin Devleti’nin kurulmasının gerektiği” yönünde çağrı yaptı.
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.