5 Temmuz 2009 yılında Doğu Türkistan'ın Urumçi kentinde Çin hükümeti tarafından gerçekleştirilen katliamın yıldönümü münasebetiyle Sarıyer'de Çin Konsolosluğu önünde basın açıklaması yapıldı.
Uluslararası Doğu Türkistan STK'lar Birliği tarafından organize edilen ve birçok STK'nın da destek verdiği açıklamada, Çin'in 74 yıldır Uygurlar üzerindeki şiddet ve baskılarını sürdürdüğü ifade edildi.
Grup adına basın açıklamasını okuyan Uluslararası Doğu Türkistan STK'lar Birliği Başkanı Hidayet Oğuzhan, bundan 14 yıl önce Çin'in Guang Dong eyaleti Shauguan şehrinde fabrikada zorla çalıştırılan 819 Uygur gencine uygulanan baskının barışçıl gösterilerle protesto edilmesi sonrasında Çin güvenlik güçlerinin müdahalesiyle Urumçi Katliamının yaşandığını vurguladı.
Oğuzhan, "Ailesinden ve yurdundan alıkonulan 819 Uygur genci, ucuz iş gücü olarak pazarlandıkları fabrikada 10 bin Çinli işçi ile yabancı bir kültür ve toprakta yaşamaya mecbur bırakıldı. Devlet faşizmi ile normalleştirilen ırkçılık sonucu fabrika içerisinde de taciz ve zorbalığa uğradılar. Yardım istekleri işgalci polisler tarafından görmezden gelindi. Uygur kızlarının tecavüze uğraması ise bardağı taşıran son damla oldu. Kendi haklarını ve onurunu korumak isteyen Uygurlar, 26 Haziran gecesi tecavüzcü Çinlilerin toplu saldırısına uğradı. Bu saldırı sonucu onlarca Uygur genç öldürüldü ve yüzden fazla kişi yaralandı. Tüm bu vahşilikler yaşanırken polisler olaya müdahale etmedi, aksine Uygur işçileri tutukladı. 26 Haziran Shauguan saldırısı ardından, olayla alakalı hiçbir hukuki hamle yapmayan aksine sansürleyen işgalci Çin'e karşı Doğu Türkistan halkı 5 Temmuz günü Urumçi şehrinde adalet çağrıları ile barışçıl protesto başlattı. Halkın barışçıl adalet arayışı Çin işgal güçleri tarafından orantısız güç uygulanarak bastırıldı. Medyaya her iki olay hakkında da sansür getirildi ve karalama propagandası yapıldı. 26 Haziran ve 5 Temmuz katliamı sürecinde işgalci Çin kışkırtmak, provokatörlük yapmak, yalan propaganda yapmak, Çinli yerleşimcilere silah dağıtmak ve sadece Uygurların bastırılması gibi yöntemler ile planlı sistematik çalışma yapmıştır, Sonuç olarak binlerce kişi öldürüldü ve on binlerce kişi tutuklandı. Kendi meşruiyetini zorbalık üzerine kuran, adaleti ve insan onurunu hiçe sayarak yağmalar üzerine inşa edilen terörizmin devletleşmiş hali olan işgalci Çin, Doğu Türkistan halkının hak arayışını olabilecek en kanlı şekilde bastırdı." dedi.

"Çin, 74 yıldır Uygurlara karşı baskılarını sürdürüyor"
Temel insan haklarına bile saygı göstermeyen, suçluları cezalandırmayan ve sivil halka karşı aşırı güç kullanan merkezi Çin otoritesinin yaşanan katliamda ciddi bir sorumluluk taşıdığını vurgulayan Oğuzhan, "Urumçi Katliamında, halkın barışçıl protestolarına yanıt olarak gösterilen orantısız şiddet, insanlık değerlerine ve uluslararası insan hakları standartlarına aykırıdır. 5 Temmuz Urumçi katliamı, Faşist Çin'in 74 senelik işgal sürecinde Doğu Türkistan halkına yönelik uyguladığı baskı, asimile, sansür ve yok etme politikasının en çarpıcı örneklerinden biridir. 2014 senesinden sonra ise baskı politikası birçok devlet ve uluslararası kuruluşun kabul ettiği terim ile soykırım politikası olarak değişti ve Doğu Türkistan’ın farklı bölgelerinde Nazi rejiminden aşina olduğumuz binlerce toplama kampları inşa edildi. Günümüze kadar terör ve ikiyüzlülük suçlaması ile milyonlarca insan bu kamplara kapatıldı. Doğu Türkistan’da ve Çin’in iç eyaletlerinde Doğu Türkistanlı gençler zorlu çalıştırılmakta ve 26 Haziran, 2009 Shauguan'da yaşanan aynı saldırılara her gün maruz bırakılmaktadır. Tüm bunlardan açıkça görülüyor ki Çin 21. yüzyıl insan medeniyetinin üzerine kurulu olduğu tüm değerlere düşmandır. İşgalci Çin, İnsan hayatı için onurlu bir mücadelenin sonucu olarak tarihin tozlu sayfalarına gömülen kölelik ve faşizm gibi insan hayatını yok sayan tüm cinayetleri Doğu Türkistan’da yeniden hayata geçirmektedir." diye konuştu.
CENİN'DE ŞEHİT DÜŞEN FİLİSTİNLİLER DE ANILDI
Yeryüzünde emperyalist ve siyonistlere karşı mücadele edenleri ve son olarak Filistin'de şehit düşenler ile Doğu Türkistan'da şehit olanları rahmetle yâd ederek konuşmasına başlayan Akıncılar Hareketi İcra Kurulu Başkanı Mehmet Şahin, mevcut iktidar ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Çin ile olan ilişkilerde Doğu Türkistanlıların yalnız olmadığını gösteren yeni adımlar atılması talebinde bulundu.
Doğu Türkistan davasını öz davaları olarak gördüklerini vurgulayan Şahin, Uygurları asla yalnız bırakmayacaklarını, bu uğurda bedel ödenmesi gerekirse ödemeye hazır olduklarını söyledi.
Kaynak: İLKHA
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak İslami Analiz Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan İslami Analiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler İslami Analiz editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı İslami Analiz değil haberi geçen ajanstır.